“… Bu alanda başarılı olmak için bulabildiğiniz her şeyi okuyun. Klasik sayılan örnekler diğerlerine göre daha kolaydır, başlangıç için onları seçebilirsiniz. Bilinmeyen örneklerle daha sonra ilgilenmenizi öneririm. Tatilde dinlenmeyi de unutmayın tabii. Dersimiz bitti, bir sonraki dönemde tekrar görüşmek üzere.”
– Tatilde kimi okumayı düşünüyorsun?
– W.C. buldum. Onu okuyacağım. Klasik hem. Sen kimi düşünüyorsun?
– Ben C. K. okumaya başladım. Çok enteresan. Mesela şu pasaja bak. Heralde şu olaylarla ilgili olmalı, hani geçen hafta anlattığım.
Cep telefonunu çıkarıp arkadaşına işaretlenmiş bir yer gösterdi.
– Hmmm, A-C-G-G-C-C-T-C-C-A? Hangi kromozomdu bu? Ha gördüm, tamam. Çok ilginç.
– Devamını da oku, asıl orası bomba.
– Ay, felaketmiş ya. Hiç güleceğim yoktu. Neyse ki anne ve babası böyle bir şeyin mümkün olduğunu bilmiyordu. Bu çağda kimse böyle bir çocuk riskine girmez heralde.
– Evet ya. Bunun gibi daha bir sürü pasaj var. İstersen sana da bir kopyasını verebilirim.
– Önce şu elimdekini bitireyim de.
O sırada yanlarından geçen Marcel’i gördüler.
– Hey Marcel, sen kimi okuyorsun?
– Söylemem.
– Söyle ya, gülmeyiz.
– Söyleyemem.
– Nasıl söyleyemem? Yoksa yasaklı biri mi?
Neredeyse fısıldayarak:
– Nereden buldun?
– Evde laboratuvarım var.
– Eğer düşündüğüm şeyi yaptıysan hemen okumayı bırak. Çok tehlikeli bir yoldasın.
Marcel cevap vermek için arkadaşına bir baktı ve sadece yoluna devam etti.